MERCEDES BENZ ÇALIŞAN YORUMLARI:
MERCEDES BENZ ÇALIŞAN YORUMLARI:
Esenyurt’ta
kurulu Mercedes fabrikasında işçilere zorunlu mesai dayatılıyor. Fabrikada
yetkili Türk Metal sendikası dayatmaya karşı çıkmak yerine, zorunlu mesai için
işçileri ikna etmeye çalışıyor.
Esenyurt’ta
kurulu Mercedes fabrikasında işçilere zorunlu mesai dayatılıyor. Fabrikada
yetkili Türk Metal sendikası dayatmaya karşı çıkmak yerine, zorunlu mesai için
işçileri ikna etmeye çalışıyor.
Türk
metal sendikasının yetkili olduğu fabrikada 15.30-23.30 vardiyasına günde bir
saat mesai dayatılıyor. İşçilere imzalatılmak istenen “zorunlu mesai
muvafakatnamesi”ne imza atmayan işçiler ise baskı altına alınıyor.
“Aile
düzenimiz bozuluyor, eve gittiğimizde çocuklar uyumuş oluyor, sabah kalkıyoruz
eşimizi göremiyoruz” diyen işçiler mesai dayatmasını reddediyor. Reddedip mesai
dayatmasını kabul etmeyen işçilere ise vardiya bitiminde yani 23.30’da servis
tahsis edilmiyor. Söz konusu işçiler saat 00.30’da mesaiye kalan işçilerle
birlikte eve dönmek zorunda bırakılıyor.
PİŞMAN
ETME TAKTİĞİ!
Masaiye
kalmamanın tek eziyeti 1 saat servis beklemek zorunda kalmak değil. Mesaiye
kalmayıp kart basan işçilerin fabrika içerisinde beklemesi de yasak. Söz konusu
işçiler 1 saat soğukta bekletilerek mesaiye kalmadıklarına adeta pişman
ediliyorlar.
Mercedes
fabrikasında her geçen gün baskının arttığını söyleyen işçiler, kimsenin
zorunlu mesailerden memnun olmadığını, sendikacıların ise işverenle birlikte
hareket ettiğini belirtiyor.
Günde
14 otobüs üretilen fabrikada, üretilen otobüs sayısının, yaz aylarına kadar,
20’ye çıkarılması hedefleniyor.
SENDİKADAN,
‘AMAN HA!’ NASİHATI
Yılda
bir kez, şirketler arası yapılan “çalışma hayatı değerlendirme anketine”
katıldıklarını, anket öncesinde işçilere sendikacılar tarafından ‘nasihat’
verildiğini söyleyen Mercedes çalışanları, bu duruma da tepkili.
Mercedes
fabrikası için uzatmalı çalışma, ücretlerin az olması, posta başı ve şirket
yöneticilerinin işçilere yönelik tavırları gibi pek çok sorun yaşadıklarını
dile getiren işçiler, böylesi bir ortamda, ‘Aman ha anketi doğru dolduralım,
fabrikamızı iyi tanıtalım” diyen sendikanın kendilerini temsil etmediğini
söylüyor.
BİRLEŞİK
METAL BAŞARIRSA MERCEDES’TE TAŞLAR OYNAR...
MESS ile imzalanan toplu sözleşmenin ardından
tartışmaların bitmediğini belirten Mercedes işçileri, Birleşik Metal İş üyesi
işçilerinin grev kararının, Türk Metal sendikasının yetkili olduğu fabrikaların
rengini değiştireceğine inandıklarını vurguluyorlar.
Greve
ilişkin gelişmeleri yakından takip ettiklerini, Birleşik Metal İş sendikasının,
kendilerinin 3 yıllık toplu sözleşme karşısında, 2 yılık bir sözleşme
imzalamayı başarması durumunda Mercedes’te de taşların yerinden oynayacağını
belirtiyorlar. (İstanbul/EVRENSEL)
Tekrar
merhaba arakadaşlar,
Bu
yazıda sizlere Mercedes ile PEP(
Praktikanten entwicklungs programm )(Stajer gelistirme Programı) programı için
yapmış olduğum mülakattan bahsedeceğim. Bu konuyuda iş görüşmesi olarak
değerlendiriyorum.Çünkü PEP olabilmek için aynı işe alım gibi aşamalardan
geçiyorsunuz.
Öncelikle
sizlere kısaca PEP programından bahsetmek gerekirse PEP, Mercedes-Benz Türk’ te kariyer sahibi
olmanızı sağlayan bir staj programıdır.PEP,
başarılı bir kariyer için atacağınız ilk ve en önemli adımdır. Mezun
olduğunuzda iş hayatıyla ilgili deneyim edinmiş olmanızı ve güvenli bir
başlangıç yapmanızı sağlar.PEP, size Mercedes-Benz Türk’ ün iç yapısını öğrenme
ve gelecekte yapmak istediğiniz işin detayları hakkında bilgi sahibi olma şansı
tanır. Eğer kariyerinize Mercedes-Benz’ de devam edecekseniz tam zamanlı iş
yaşamına başlamadan önce gerekli tüm bilgileri almış olursunuz.PEP’ e
başvurunuz kabul edildiği takdirde Mercedes-Benz Türk’ te eğitiminize en uygun
bölümde staj yapma hakkı kazanırsınız. Stajınızı yaparken iş hayatıyla ilgili
deneyim edinirsiniz.PEP, üniversite son sınıfta olan öğrencilere geleceklerini
şekillendirmelerini ve gelecekte birer Mercedes-Benz Türk çalışanı
olabilmelerini sağlamayı amaçlayan bir staj eğitim programıdır.PEP'i hem lisans
hemde YL eğitiminizde yapabilirsiniz.
PEP'e
kariyer.net'ten başvuru yapmıştım.Daha sonra beni aradılar ve Hadımköydeki
İK'ya ön görüşme için çağırdılar.İK ile görüşme CV'niz üzerinden işliyor ve
ayrıca size iki paragraflık Türkçe metin verilerek bunu İngilizce veya
Almanca'ya çevirmeni isteniyor(Hangi dili biliyorsanız).Almanca bilmiyenleri
bildiğim kadarıyla üretimde görevlendirmiyorlar.Bu görüşmeden 1 gün sonra
İK'dan bana Hilton Hotel'de yapılacak assesment için çağırıldım. Assesmenta bölümüne
PEP almak isteyen veya asesmenta katılmak isteyen müdürler gelir. Assesment tam
bir kurtlar sofrasıdır diyebilirim. Assesment 3 kısımdan oluşur ve iki grup
ögrenci çarılır. İlk grup üretim deparmanı için,ikinci grup ise Satış,Pazarlama
bölümlerinde PEP yapacak arkadaşlardan oluşur. İlk kısımda 10 a kadar yakın
müdürün olduğu odaya grubunuzla girersiniz size bir vaka analizi yapmanız için
problem verir. Bu kısımda müdürler sizin konuşma tarzınızı, sunum
yatkınlığınızı ve olaylara getirebileceğiniz bakış açılarını ve takım
çalışmasına uygunluğunuza bakar. Daha sonra 2. kısımda artık odaya müdürlerin
karşısına tek çıkıyorsunuz. Bire bir görüşmeye girmeden önce bir sayfalık basit
matematik yöntemlerini kullanarak çözebileceğiniz bir soru verdiler. Fakatsorunun
cevabı bir kaç yolla çözüldüğünden kesin cevap bulamıyorsunuz.Denemeyin
çözmeyi. Daha sonra içeriye girip bu sorunun cevabını anlatmanızı istiyorlar.
Bence burda soruyu çözüp çözememene değil problemin çözümü için uyguladığın
adımlara bakıyorlar. Sonrasında oturum muhabbet ediyorsun neler
yapıyorsun,nerde okuyorsun, burda nerde çalışmak istiyorsun, Mercedes tarihi
hakkında da sorular gibi çeşitli sorular soruyorlar. En sonunda seni bu
müdürlerden biri beğenirse seni kapıyor. Ertesi gün maille kazananlara mail
gönderilip istenilen belgeleri hazırlaması isteniyor.
9
kişi assesment görüşmesine çağrıldı ve
çağrılan kişiler arasında bende vardım ve kabul edildim. Şimdi Mercedes-Benz Türk'te SSH(Satış Sonrası
Hizmetler)'da Yüksek Lisans PEP öğrencisiyim. Ulaşım ve çalışma saatleri çok
güzel. Haftanın sadece 3 günü işe gidiyorum,ve esnek çalışma saatleri de
mevcut. Almanca bilmiyorum ve torpilim yok beni almazlar demeyin çünkü benimde Almancam ve torpilim
yok. Başvurmanızı tavsiye ederim.
Başka
bir iş tecrübesi ile tekrar görüşmek dileğiyle.. ( İlkay meseli)
Mercedes-Benz
Türk A.Ş yeni çalışma arkadaşları arıyor. Daimler AG yatırımı olan
Mercedes-Benz mavi ve beyaz yakalı olmak üzere birçok pozisyon için personel-
işçi alımı yapacağını duyurdu. Mercedes-Benz Türk yeni iş ilanları yayınladı.
Artan ihtiyaçlara yetişebilmek için sürekli yeni personel alımı yapan şirket,
2016 yılında da çok sayıda işçi- personel alımı yapmaya hazırlanıyor.
İstanbul’da
ki Mercedes-Benz Türk fabrikası ve Aksaray’daki Mercedes-Benz kamyon fabrikasında
isdihdam edilmek üzere birçok işçi- personel alınacaktır. Mercedes-Benz Türkiye
Genel Mümessili olan firma, ülke ekonomisi açısından da önemli kuruluşlar
arasındadır. Bu nedenle güvenilir firma garantisi altında yüksek maaş ve sosyal
haklar nedeniyle çalışmak isteyenler de Mercedes-Benz fabrikaları iş ilanlarını
yakında takip ediyor.
Mercedes-Benz’in
Aksaray İstanbul ve fabrikası için mavi yakalı ve beyaz yakalı olmak üzere
birçok kişi isdihdam ediliyor. Yılın her döneminde ihtiyaç oldukça da Kariyer
sayfaları aracılığı ile güncel Mercedes-Benz işilanları yayınlanmaya devam
ediyor.
Türkiye’nin
en büyük yabancı sermaye yatırımlarından olan Mercedes-Benz’in ülkemizde 6
binden fazla çalışanı bulunuyor. Mercedes-Benz Türkiye çapında bayi ve satış
sonrası hizmetler ağında ise 4 binden fazla çalışan bulunuyor.
Eğer
siz de Mercedes-Benz’in güvencesinde çalışmak isterseniz firmanın Kariyer. Net
üzerinde yayınlanan ilanlarını takip edebilirsiniz.
Daimler
AG’nin Mercedes-Benz Türk İstanbul’da Hoşdere Fabrikası’nda ve Aksaray
Fabrikası’nda çalışmak isterseniz yayınlanan ilanlara başvuru yapabilirsiniz.
Hafif, orta ağır ve ağır sınıf kamyon ve çekiciler üretiminde çalışabilirsiniz.
Aksaray
ve Hoşdere fabrikaları için işçi başvuruları bizzat fabrika İnsan Kaynakları
birimine yapılabilir. Beyaz yakalı personel alımlarını kariyer sitesindeki
ilanlara direkt başvurarak yapabilirsiniz. Özellikle İstanbul ve Aksaray için
üretim elemanları, Usta, oto kaportacı, döşeme ustası, boya ustası, gazaltı
kaynakçısı, SAP danışmanları dışında üst düzey personel alımı yapılacaktır.
Türkiye’yi
"Avrupa’nın otobüs üretim merkezi" yapan, Aksaray’da da kamyon üreten
Mercedes-Benz Türk, 700 çalışanıyla ’teşvikli emeklilik ve fazla tazminat’
yoluyla vedalaştıktan sonra ’İstihdamı korumada Mercedes modeli’ni devreye
soktu. Mercedes-Benz Türk, kısa çalıştırdığı işçiye şimdi tam ücret ödüyor,
"Senden saat satın aldım, işler düzelince fazla çalışıp ödersin"
diyor.
İSTANBUL
Hoşdere’deki otobüs, Aksaray’daki kamyon fabrikasında toplam 700 çalışanıyla
’teşvikli emeklilik-fazlasıyla tazminat’ yöntemiyle vedalaşan Mercedes-Benz
Türk, bunun ardından istihdamı korumada ’Mercedes modeli’ne geçti.
Mercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Jürgen Ziegler, "Sendikayla
da oturduk anlaştık. Kriz nedeniyle üretimimizin daralması gerektiği için ’kısa
çalışma’ya geçtik. Yani, personelimiz daha az çalışıyor. Ancak, biz onların
maaşlarını kesintili vermek yerine, tam ödüyoruz. Bunun karşılığında ’çalışma
saati’ satın alıyoruz" dedi.
Jürgen
Ziegler, Türkiye’de sadece Mercedes-Benz Türk’ün uyguladığı ’şimdi kısa çalış,
maaşını tam al, borcunu fazla çalışmayla ödersin’ yönteminin Almanya’daki
fabrikalarında da devrede olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Personelimiz bir anlamda şu anda şirkete borçlanıyor. Çünkü, daha az
çalıştığı halde ücretlerinden kesinti yapmıyoruz. Biz personelimize, ’Şimdi
sizde bir anlamda çalışma saati satın almış oluyoruz. Piyasa canlanıp, işler
düzeldiğinde, borçlandığın saat kadar fazla çalışırsın, ödeşiriz’
diyoruz."
Aslında
risk alıyoruz
Yetişmiş
personeli kaybetmemek için bu modeli uyguladıklarını ifade eden Jürgen Ziegler,
şöyle konuştu: "Aslında şirket olarak bir risk alıyoruz. Çünkü, işlerin
düzelmesi zaman alırsa, bu yükü şirket çekmiş olacak. Biz bu riski alırken, bir
başka riski ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. O da yetişmiş personeli kaybetmek.
Türkiye’deki çalışanlarımızın ne kadar fark yarattığını biliyoruz. Bu yüzden de
kriz ortamına rağmen onları kaybetmemek için elimizden geleni yapıyoruz."
Gülerek
ayrılsınlar
Ziegler,
Mercedes-Benz Türk olarak krizde erken vedalaşmak zorunda kaldıkları
personellerinin kendilerinden ’gülerek’ ayrılabilmesine özen gösterdiklerini
kaydederek, şunları anlattı: "Öncelikle ’teşvikli emeklilik paketi’ni
devreye soktuk. Bu dönemde emekli olanlara biraz daha fazla tazminat ödedik.
Ayrıca, ’Fazla tazminat alıp, işten ayrılmak isteyen var mı’ sorusuyla bazı
çalışanlarımızın dikkatini çektik. Onlar da ihtiyaçları olduğu için fazla
tazminat alıp, bizden ayrıldılar. Bu paketle Aksaray fabrikamızdan 400, Hoşdere
fabrikamızdan 300 kişi ayrıldı. Onlara, ’İşler düzelince ilk işe almak
isteyeceğimiz kişiler sizler olacaksınız’ sözü de verdik."
Aksaray’da
iş daraldı 100 işçiyi İstanbul’a getirdik
MERCEDES-Benz
Türk Direktörler Kurulu Başkanı Jürgen Ziegler, Aksaray’daki kamyon
fabrikasında işlerin İstanbul Hoşdere’deki otobüs fabrikasına oranla daha fazla
daraldığını ifade ederek, şunları söyledi: "Bu nedenle Aksaray
fabrikamızdaki 100 işçimizi İstanbul’a getirmek zorunda kaldık. Onlara ev tuttuk,
eğitime aldık. 1 Mart’tan itibaren Hoşdere’de işbaşı yapacaklar. Ayda iki kez
Aksaray’a ailelerini görmeye gidecekler. O masraflarını da biz karşılayacağız.
Bunu da ’istihdamı koruma’ çabalarımızdan biri olarak değerlendirebilirsiniz.
Biz bunu bir anlamda geleceğe dönük yatırım olarak da görüyoruz. İşler
düzeldiğinde söz konusu 100 personel İstanbul’da mı kalacak, Aksaray’a mı
dönecek, birlikte karar vereceğiz."
İşten
ayrılacaklarını bile bile rekor için çalıştılar
MERCEDES-Benz
Türk Direktörler Kurulu Başkanı Jürgen Ziegler, "Kriz yüzünden
vedalaştığınız 700 çalışanınızdan hiç ağlayarak giden olmadı mı?" sorusunu
yanıtlarken, şu duygulu örneği anlattı: "Ayrılırken gözünde yaş olanlar
mutlaka vardı. Aksaray fabrikasında yaşadığımız çok duygusal bir olayı anlatayım.
İşçiler 2008’de geçmiş yılların rekorunu kırmak istediler. Son dakikaya, son
ana kadar fabrikada çalıştılar. Ertesi gün çalışmayacaklarını bildikleri halde
son ana kadar çalıştılar. Ayrılmak zorunda kalan arkadaşlarımız için bir veda
partisi vardı. İnsanlar ’Biz bu kamyonların üretimini bitirmek zorundayız’
dedikleri için partiye geç geldiler. Düşünebiliyor musunuz kendi vedalarına geç
geldiler. Mercedes-Benz Türk’te şirkete bağlılık olağanüstü düzeydedir. Bunu da
Türkiye dışında başka bir ülkede göremezsiniz. Birçok ülkede çalıştım ama böyle
bir şey görmedim. Mercedes-Benz Türk’e bağlılık ve sadakat inanılmaz düzeyde.
Ama bu bir gecede olmuyor. Çalışanlarımıza iyi zamanlarda iyi paralar verdik,
iyi şartlar sağladık. Kötü zamanlarda da onların yanında olduk."
’En
kötü’yü henüz görmediniz destek paketini bekliyoruz
JÜRGEN
Ziegler, Türkiye’nin krizde ’en kötü’yü henüz görmediğini, dünyada düzelmenin
en erken 2010’un ikinci yarısında görülebileceğini savundu. Ziegler, hükümetin
ekonomiye destek paketini sabırsızlıkla beklediklerini belirterek, "Bunun
gerçekleşmesinin bu kadar uzun süre almasından mutlu değiliz. Herkes vergi
inecek ve fiyatlar düşecek diye talebi kesti. Hemen her ülke bir destek paketi
açıklıyor. Almanya’daki gibi hurda teşviğine benzer önlemleri devreye sokmak
şart. Almanya’da dokuz ve daha yaşlı araçları hurdaya çıkardığınız zaman 2 bin
500 Euro teşvik alıyorsunuz. Buna bir de otomobil üreticilerinin yaptığı fiyat
indirimlerini eklediğiniz zaman insanlar otomobil almak istiyorlar, araç
değiştirmek cazip hale geliyor. 2 bin 500 Euro’luk hurda indirimi yalnız
Almanya’da üretilenler için değil bütün araçlar için var. Ayrıca vergi
indirimleri var. Türkiye’de de bunlara ihtiyaç duyuluyor."(Hurriyet)
Saat satın alıyormuş saka gibi yani şunu demek istiyor saf köylüm işçilerimizi biz bu şekilde kandırıyoruz. Normalde çift odeyecegimiz mesai ücretlerini tek ödemiş oluyoruz. Yani bir verip 2 alıyoruz. Onlarda teşekkür ediyor.
YanıtlayınSil